Bu Blogda Ara

15 Mayıs 2016 Pazar

21. Peron - Tapon (2014)


Türkiye’de ki dinlenilen müziği anlamak için sosyal medya denilen internet üzerinde ki sosyal ağlara bakmak yeterlidir. Serdar Ortaç’ın çıkaracağı albümün pazarlaması şimdiden başladı. Yaz şarkısı geliyormuş(!?). Daha kötüsü de var. Sosyal medya da bir pavyon şarkıcısı olan Müslüm Gürses ölümünden beri sürekli anılıyor.  Şarkılarından bölümler falan paylaşılıyor. Bunlara Esin Engin desen yüzüne 300 yıl bakacak insane topluluğu bulursunuz karşınızda.  Hal böyle olunca böyle bir halka şuan ki iktidar haktır. Fazlasını beklememek gerek.

Neyse ki, ülkemizde güzel insanlar da var. Müziği bilen ve hakkıyla yapan. Bunlardan birisi İzmir’li 21. Peron.

1978 yılında ki ilk parçalarının toplandığı albümde bestelemiş oldukları bir Orhan Veli Kanık şiiri vardı. 2014 yılında çıkardıkları albümde de yine bir Orhan Veli Kanık şiiri var.

21. Peron gibi gruplar Türkiye’de pek bilinmez. Ancak bu dinlenmeyecek anlamına da gelmiyor. 21. Peron İzmir Bornova’da lise’de kurulan bir grup. Dönem progresif rock dönemi. 21. Peron üyeleri de progresif rock dinleyor haliyle.  Progresif rock’ın Türkiye’de ki karşılığı olan Anadolu rock üzerine yoğunlaşıp, Türk folk müziğini yaptıkları müziğe yansıtıyorlar. Aynı zaman da döneminde 20. Yüzyılın en önemli klasik müzik insanlarından biri olan (benimde favorilerimdendir Dvorak ile beraber) Igor Stravinsky’den uyarladıkları bir parçaları da var.

Albüme gelirsek, 21. Peron elinden geldiklerinin değil, ayaklarından geldiklerinin de en iyisini yapmışlar. ‘Tapon’ albümü günümüzün ciddi kaliteli senfonik progresif rock gruplarından Ange ve Kaipa’nın müzikleri kadar iyiler. Albüm ve grup övgüyü fazlasıyla hakediyor.  Albümde özellikle keman’a bayıldım.

Albümde ki parçaların kısa olduklarına aldırmayın. Hepsinin üzerinde çalışılmış. Bir oyayı işle gibi işlemişler. Favori parçam ‘Zaman’ (I-II).

İçinde bulunduğumuz görgüsüzlüğün ve cehaletin varlığı göze alınınca 21. Peron Tapon gibi bir albüm ismiyle çıkmayı tercih etmişler. Pavyon müziğinin gerçek müzik, Türk müziği diye yutturulduğu sosyal medya’da, gazeteler de, TV’ler de ‘Tapon’ ismi tam yerinde olmuş.

Albümde ki 8 parça var. İlk altısı Türk folk müziği  temel alınarak parçalar yazılmış. Daha çok Ege bölgesi ve Türkiye’nin batısında ki folk müzik.  İlk parça ‘Sensiz’, küçükken kızların oynarken söyledikleri Türkülere benziyor. Biz de durup kızlara bakardık.  Albümde ki melodileri pek yabancılık çekeceğinizi sanmam.

19. Yüzyıl Osmanlı Klasik müziğini niye günümüz rock grupları akıl edipte, müziklerine uygulamazlar aklım almıyor. Sürekli Avrupa’yı takip ettiğimizden dolayı kendimizden bihaber olmamız mıdır? acaba, bilemedim. Avrupa’yı da ne kadar takip ediyoruz, orası da meçhul. Sultan Abdulaziz’in eserleri Rock müziğe adapte edilse, ne olur. Şöyle olur; bu Osmanlı müziği değildir. Bunu diyecek % 50’lik bir kesim var. Bu oranın üzerine de çıkarız.

‘Zaman’ parçasını dinlerken, daha önce dinlediğim 19. Yüzyıl Osmanlı müziklerini hatırlattı. Adalardan ve balkanlardan gelen insanların müziği. Grup üyeleri de İzmir’in levantenlerinden.


‘Zaman’ adlı parçanın ilk bölümü daha önce değindiğim Ange, Kaipa tarzından bir parça. Egenin folk müziği, hakkıyla verilmiş. Ege müziği darken batı Türk müziği. Türk müziği ağır aksak ilerleyen bir müziktir. Ortaasya Türk müzikleri de ağır aksak ilerler. ‘Zaman’ parçasının ilk bölümü de ağır aksak ilerler. Dvorak melodileriyle karışır gibi olur. Yine ağır aksak ilerleyerek parça biter.

‘Zaman’ ikinci bölümü tik-tak sesleriyle başlar. Pink Floyd’un ‘Time’ parçasının girişinden esinlenilmiş. İYi ki esinlenilmiş. Sonra bir anda keman girer. İlk dinlediğimde Mauro Pagani'mi geldi gruba dedim, bir an. Değilmiş. Alp Gültekin. Devlet Senfoni Orkestrasının müzisyenlerinden. Dinlerken Efe oyunu oynayası geliyor, insanın. Bence albümde en çok ön plana çıkan enstrümanın sahibi Ali Gültekin.
Son yılların Türkiye’sinde en kaliteli albümlerinden birisi çıkmış ortaya.

Popüler değiller. Zaten biz de popular müzik dinleyen insanlar değiliz. O halde, tam orta yerinde buluştuk.

Not olarak, ellerinde yazılmış 25 parça varmış. Eee, albümde 8 parça var. Nerede geri kalan 17 parça?. Umarım kalan parçaları da stüdyo’ya girip, albüm yaparlar.

1.Sensiz  (3:13)
Söz : Ayşe Wilderman  Müzik: Andreas Wilderman
2.Derdim Başka (3:46)
Söz : Orhan Veli Kanık  Müzik: Andreas Wilderman
3.Tapon (3:12)
Söz : Ayşe Wilderman / Anonim  Müzik: Andreas Wilderman
4.Roller At Hırsızı (5:46)
Müzik : Gökhan Akçay  Remix :Bora Yücel
5.Laka Deresi (2:26)
Müzik: Andreas Wilderman
6.Roller (5:01)
Söz : Andreas  Wilderman Ayşe Dilek Wilderman Müzik: Gökhan Akçay
7.Zaman 1 (7:06)
Müzik: Alp Gültekin
8.Zaman 2 (3:14)
Müzik: Alp Gültekin

Süre : 33:44
- Andreas Wildermann / Org
- Haluk Öztekin / Gitar
- Alp Gültekin / Keman
- Gökhan Akçay / Bas Gitar
- Deniz Yıldırım / Vokal


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Not: Yalnızca bu blogun üyesi yorum gönderebilir.