Bu Blogda Ara

Gryphon etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
Gryphon etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

29 Ocak 2019 Salı

Gryphon - Raindance 1975



Geçen yıl 'Red Queen To Gryphon Tree' albümlerini ilk dinlediğimde müzikleri o kadar çok etkilemişti ki beni, albümü bir kaç gün boyunca araya başka bir albüm sokmadan dinlemiştim. Yazısını da hazırlarken üstüste 2-3 kez dinleyerek bitirmiştim. Bloğa koyup alkollenme zamanını da bitirince yatıp uyumuştum. Sonrasında da çok fazla dinlememin nedeniyle bir süre sonra aklımdan çıkmıştı.

Bir kaç gün önce pc'de kıyıda köşede duran albümlere bakarken dikkatimi çekti. Gryphon grubunun  bir başka albümüydü. Aynı geçen yıl olduğu gibi albümü de temizlik yaparken yada bir şeyler okurken dinlemeye başladım. Fazla da dikkatli dinlemeye çalışmadığım kulağıma sadece hoş bir müzik olarak geldi.

Bir akşam yine bira açmış içerken dinleyecek bir şey bulamayıp, gündüzleri dinlediğim albümü açtıp dinlemeye başladım. Albümün sonuna geldiğinde ise neredeyse ilk birayı bitirmeden sarhoş olmuştum. 'Heldenleben' parçası o kadar etkilemişti ki, aklıma geçen yıl dinleyip sonra da unuttuğum albüm geldi.

Yazmayı aklıma getirdiğimde ise, geçen yıl fazla dikkat etmemiştim hakkında yazılanlara, interneti açıp albüm ve grup hakkındaki yorumlara göz gezdirdim. Genel olarak orta düzeyde yorumlar yapılmış. Gereksiz yere çok övülen albümler ve gruplar varken böyle bir albüm niye orta düzeyde bırakılmış anlayamadım.


Raindance, grubun 4. albümü olarak 1975 yılında, 'Red Queen To Gryphon Tree' başyapıtından sonra çıkmış. Belki de bir önceki albümdeki müzikiğin biraz altında olarak görüldü o yüzden orta düzeyde bir albüm olarak anlatılmış.

Ancak bu albüm bir önceki albümün devamı niteliğinde bir albüm değil o yüzden her iki albümü kıyaslamak bana biraz saçma geliyor.

Albüm 9 parçadan ibaret. 9 parçadan sadece bir tanesi albümün uzunluğunun neredeyse yarısı kadar. Beni tripten tribe sokan o 16 dakikalık son parça olmasaydı muhtemelen albümü yazmaya çalışmazdım. Kalan 8 parça, 1 dakika ile 5 dakikalık uzunluktaki parçalardan oluşur. Bu 8 kısa parçayı dinlerken Gentle Giant'ın o sınır tanımazlık oluşlarını aklınıza getirin.

Gentle Giant parçalarında nasıl caz'ı istediği şekilde kullanıyorlardıysa, Gryphon grubu da folk ezgilerini parçalarında o denli profesyonelce kullanıyor.

Albümde ilginç olan ise 4. albümleri olmasına rağmen cover parça koymuş oluşları. Beatles'ın 'Mother Nature's Son' parçasını halk ezgileriyle yorumlamışlar. İnternette albüm üzerine yazılanlara bakmış olmasaydım büyük ihtimalle parçalardan birinin Beatlas'a ait olacağı aklıma gelmezdi.

8 parçadaki kaliteli ve profesyonelce üretim, son parça da albümü bambaşka bir boyuta taşıyor. Yes'in, Genesis'in, ELP'nin hatta Gentle Giant'ın konser kayıtlarını, görüntülerini dinleyip izlerken nasıl tanrısal müzik dinlerkenmiş gibi hissediliyorsa aynısı 'Heldenleben' parçasında da aynısı oluşuyor. Bas gitar ve elektrik gitar kullanımları ve kısmen de klavyeler Yes'in 72-75 arası yaptığı müziği o kadar andırıyor ki özellikle Yes hayranı olarak benim müzik açlığımı gideriyor.

'Heldenleben' mükemmel ötesi parça.

Gryphon grubunu aslında geçen yıl öğrenmedim, 10 yıl öncesinde de önüme gelen her şeyi dinlemeye çalışırken görüp dinlemiştim. Ancak odak noktalarımdan biri olamamıştı. Sadece aklımda albüm kapakları kalmıştı.

Geçen yıl 'Red  Queen To Gryphon Tree' albümüyle gerçek anlamda tanışmamla birlikte şuan müzikten sıkıldığım anda başvuracağım albümlere bir başkası daha eklendi.

Grup bu albümden sonra bir albüm daha yaparak 1977'des dağıldı. Ta ki bir kaç ay öncesine kadar. 2018'in son aylarında yeni bir albümle tekrar biraraya geldiler ve albüm en az 70'lerde ki albümleri kadar kaliteli.

1. Down The Dog (2.44)
2. Raidance (5.37)
3. Mother Nature's Son (3.08)
4. Le Cambrioleur Est Dans Le Mouchoir (2.14)
5. Ormolu (1.00)
6. Fontinental Version (5.36)
7. Wallbanger (3.33)
8. Don't Say Go (1.48)
9. (Ein Klein) Heldenleben (16.03)

Süre : 41.50

Brain Gulland / Vokal (6), Geri Vokal, Bassson
Richard Harvey / Grand Piyano, Elektrik Piyano, Mini-moog, Org, Mellotron, Klavnet, Flüt, Glockenspiel, Boynuz, Klarnet (4)
Graeme Taylor / Elektrik Gitar, Geri Vokal
Malcolm Bennett / Bas Gitar, Flüt
David Oberle / Davul, Perküsyon, Vokal (3,6,8)

14 Kasım 2017 Salı

Gryphon - Red Queen To Gryphon Three 1974



Birkaç gün önce hangi grubu dinleyip yazayım diye düşünürken telefonda ki aldığım notları karıştırmaya başladım. 100'e yakın not'un arasında, önüme 9 ay önce aldığım bir not çıktı. 'Gryphon'dan 'Red Queen albümünü bul dinle'.

Bu aralar hem evi değiştirirken girdiğim stres hem de fazla müzik dinleyememiş olmam nedeniyle aldığım notu ciddiye alıp, albümü buldum ve indirdim. Tabii bunlar işyerinde iken oluyor, albümü eve gelince dinlemeye başladım.

İlk dinleyişim kedilerin pisliklerini temizlerken olduğu için, müzikten pek bir şey anlayamadım. Daha sonraki dinleyişlerimde ise karşımda 70'lerin  mükemmelletçiliğine uygun bir albüm duruyordu.

Böyle bir albümü onca yıldır nasıl olur da kaçırmışım, gözardı edip dinlememişim. Halbuki kapak resmini anımsıyorum yada anımsadığımı sanıyorum çünkü 70'lerde bu kapağa benzer bir çok albüm vardı. Geç oldu ama güç olmadı, önemli olan da bu.

Progresif rock'ı bu anlamda bu yüzden daha çok seviyorum. Her an önüme mükemmel albümler çıkabiliyor.

'Red Queen to Gryphon Three' albümünde progresif rock için arayabileceğim herşey var. Klasik müzik, folkik öğeler, avantgard hava, bas gitar ve davulun kusursuz işbirliği. Gryphon grubu mükemmel bir albüme imza atmışlar.

Albüm, ortaçağ satrancı oyununu anlatıyor. Açılış parçası 'Opening Move(açılış hamlesi)' ile ortaçağ satrancına başlıyorsunuz. (İkinci ve üçüncü dinleyişimde müziği anlamaya başladım çünkü ilk dinleyişim temizlik anına denk gelmişti.) 'Opening Move', hem satranç oyunu için güzel bir müzik olurken hem de ortaçağın İngiltere'sine götürüyor. Ortaya konan müzik o kadar Orijinal ki, dinleyene ortaçağı hissettiriyor.

Hem 'Opening Move' parçasında hem de devamındaki parçalarda yoğun bir YES/Jethro Tull etkisi var. YES'i çok fazla dinlediğimden dolayı Gryphon grubunu dinlerken odaklanmada fazla zorlanmadım. Rick Wakeman etkisindeki klasik müzik benzeri piyano ve klavyeler YES'i anımsamamdaki en büyük neden oldu. Tabii ki flüt niyetine kullanılan ortaçağ müzik aleti krumhorn ve kısa kısa bluesvari gitar soloları da Jethro Tull'ı anımsattı.

Devam niteliğinde olan 'Second Spasm'da ise ilk parçaya göre rock atmosferi daha çok ön plana çıkmış. Tabii başta ki krumhorn (flüt değil) etkili halk müziğini saymazsak. Halk müziği etkisinden sonra bas gitarın öncülüğünde bluesvari kısma geçiyorsunuz. Biraz avantgard hava da katılmış. İlk parçadaki yaratıcılık ikinci parçada da böylece devam ediyor. Bu parça biraz fazla eklektik olmuş. Halk müziği ve rock'ın en özgün buluşmalarından olmuş anlayacağınız.

'Lament' parçası ile ortaçağdan günümüze geliyorsunuz. Parça o kadar yakın ki 70'ler ve günümüz müziğine, ilk iki parçadan sonra zaman yolculuğu yapmış gibi hissediyorsunuz.

'Checkmate', şah-mat!. Şah-mat ile oyunun ve albümün sonuna geldik. İlk iki parçada ki ortaçağ havasındaydık, sonra 'Lament' ile günümüze geldik ve son parça 'Checkmate' ile de günümüz müziği ile bitirdik.

'Checkmate' albümdeki en çok YES'e benzeyen parça. O yüzden albümdeki favori parçam 'Checkmate'.

Gryphon'u 9 ay öncesinde tanıdım. Aslında sadece isim olarak not aldım. 9 ay sonra da 683 favori albüme eklenerek 684. favori oldu. Böyle bir grup nasıl devam etmemiş, aklım almadı. Devam etselerdi kesinlikle şuan klasik progresif rock'a farklı bakılıyor olurdu.

Gryphon gerçekten de mükemmel bir albüm ortaya çıkarmış.


1. Opening Move (9.42)
2. Second Spasm (8.15)
3. Lament (10.45)
4. Checkmate (9.50)

Süre : 38.32

Richard Harvey / Klavyeler, Blokflüt, Krumhorn (flüt'e benzer bir ortaçağ çalgısı)
Brain Gulland / Krumhorn, Fagot (yine flüt'e benzer bir ortaçağ çalgısı)
Graeme Taylor / Elektrik & Akustik Gitar
Philip Nestor / Bas Gitar
David Oberle / Davul, Perküsyon, Timpani

Konuklar
Ernest Hard / Org
Peter Redding / Akustik Bas Gitar