Günümüzde pek bilinen ve temel alınan gruplardan biri olmasa da, 70'lerde yaptıkları 7 albümlük kendilerine özgü müziğiyle hatırlanmayı da dinlenmeyi de hakediyorlar. Ne zaman canım sıkılsa yada müzik dinlemekten bıksam, aklıma gelen ilk gruplardan birisi.
New Born Day albümünü parça parça dinleyip, analiz etmekte fayda var çünkü dönemin progresif rock öncülerinin izleri var.
Gitar odaklı parçaları sevmem pek ama bu dinlemiyorum anlamına da gelmiyor. Nadir olarak dinlerim. Özellikle yoğun saykodelik org tınıları varsa, 'Coloured Dreams' parçası gibi, dinlemeden edemiyorum. Ne kadar tercihim olmasa da bu tarz parçalar ve gruplar, en azından gündüz vakti dinleyebiliyorum. 'Coloured Dreams' parçası da bu tarz parçalardan biri. 70'li yılların bir başka progresif rock gruplarından Uriah Heep'in norveç versiyonu gibi duruyor. Uriah Heep müziğini bu parçaya tercih ederim...
'Scientific Ways' 'Fragile' albümü öncesi YES müziğinin bir yansıması parça. Beat, saykodelik, folk, caz etkileri albümde ki diğer parçalar da olduğu gibi bu parçada da yoğun bir şekilde hissediliyor. Senfonik(klasik müzik), eklektik, avant-garde (ki bunlar progresif rock'ın oluşumunu sağlayan 3 müzik türü) haricinde beat, saykodelik temelli progresif rock'ın farklı bir anlayışını dile getirmişler. 70'li yıllarda bu tarz parçalara ağır saykodelik rock (heavy pscyhc) müziği deniyordu.
'Still Alive' parçası, ilk iki parçada ki 'Fragile' öncesi YES ve Uriah Heep müziğinin yansımalarının harmanlanması sonucu oluşmuş gibi duruyor. Ağır ağır giden parçanın ortalarında saksafon çalmaya başlaması (caz etkileri) sonraki albümlerinde yapılan müzik anlayışını oluşturmuş.
İlk üç parça sonrası böyle bir parça beklenmez normalde. Gitar odaklı, ağır ağır giden müzik bir anda yer değiştiriyor. 'The Man Who Started it All', dediğim ne zaman sıkılsam dinlediğim Ruphus parçalarına örneklerden biri. Parçanın girişinde sürekli tekrarlanan piyano ve arkasında çalan flütler ve sonrasında gelen ağır melodik beat müziği (Uriah Heep), benim anladığım Ruphus'un müziği.
'Trapped in a Game', bir önceki parçaya göre sapma durumunda. İlk üç parça gibi ağır saykodelik rock müzik anlayışının üzerine kilise temelli gotik müzik orglarıyla albümü daha da ağırlaştırmış. Akustik gitar ile başladı, akustik gitar ile bitti. Ağır progresif rock (heavy prog) diye geçen prog türüne güzel bir örnek.
Albüme ismini veren parça, 'New Born Day' YES grubunun 'Yes Album'ümünden herhangi bir parça gibi duruyor. Benzerlik mi desem, esinlenmemi desem bilemedim. Ne derseniz deyin, bir dönemin progresif rock'ının tanımlanırken temel alınan müzik yapılarından birinin örneği. Org, Tony Kaye, gitar ise Banks kadar yaratıcı.
'Day After Tomorrow', 'The Man Who Started it All' ile birlikte albümde sevdiğim iki parçadan biri. Gentle Giant havasının olması parçaya daha da güzel bir atmosfer yaratıyor. Hani dinlerken Ruphus mu dinliyorsunuz yoksa Gentle Giant mı dinliyorsunuz karmaşası olabiliyor. Neyse ki vokaller var da ayırtedebiliyoruz.
Ruphus grubu, günümüzde müzik yapmıyor. Uzun zaman önce müziği bıraktılar. Keşke devam etselerdi diyor insan ama olmayınca olmuyor. Ruphus'u, siz de benim gibi müzik dinlemekten sıkılmaya başladığınız zamanlarda hatırlayıp, dinleyin. Can sıkıntınızı alacaktır. Tabii bu ilk albümüyle yetinmeyin, sonraki albümlerini de dinleyin.
1. Coloured Dreams (4.04)
2. Scientific Ways (5.59)
3. Still Alive (4.35)
4. The Man Who Started it All (5.28)
5. Trapped in a Game (6.08)
6. New Born Day (5.43)
7. Day After Tomorrow (8.47)
Süre : 40:44
Gudny Aspaas / Vokal
Thor Bendiksen / Davul, Perküsyon
Hans Petter Danielesn / Gitar
Hakon Graf / Org, Piyano
Kjell Larsen / Gitar, Flüt
Asla Nilsen / Bas Gitar, Flüt
Rune Sundby / Akustik Gitar, Saksafon, Vokal
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
Not: Yalnızca bu blogun üyesi yorum gönderebilir.