'Denizden babam çıksa yerim' sözünün bende progresif rock için anımsattığı şey, Progresif Rock'da YES'in izinden giderseniz, her türlü dinlerim' olur, sanırım. İlk albümü 'Sliver of Sun''dan sonra ikinci albümü 'I Move''de YES müziğine daha çok yakınlaşması IZZ grubunu son 20 yılın en iyi gruplarından biri olarak saymamı sağlıyor. Tabii IZZ'in yaptığı bazı rock gruplarının kopyacılığı ile alakalı değil. IZZ, yaptığı albümlerle ve 'I Move' albümüyle YES'i kopya etmiyor, YES'i temel alarak kendi müziğini örüyor.
IZZ, modern progresif rock denilen müziğin en önemli ve en kaliteli gruplarından biri. Hani 70'lerden bir türlü kopamayıp, hep o zamanlarda takılı kalanların; dinlemekle kalmayacağı, başucu gruplarından biri olacağına ben, kendim, bizzat kefil olabilirim. IZZ, 'I Move' albümünde ilk albümüne göre çok daha fazla 70'lerin progresif rock elementlerini bu albümde yansıtıyor. 'I Move' albümünde YES grubunu örnek aldıklarını söyledim, ama sadece YES'i değil. Albümü dinlemeye başlayınca, progresif rock'ı progresif rock yapan ELP, Genesis, King Crimson gibi gruplardan esintileri rahatlıkla farkedersiniz.
'I Move' albümü benim IZZ'in en sevdiğim albümü. Benim için modern progresif rock'a en iyi örnek albümlerden biri. Bunu söylememde en etkin olan şey, 'Star evil gonna', 'Knight and nights', 'I wanna win' ve 'Coming like light' parçalarıdır.
'Star evil gonna', 90'ların King Crimson müziği temelli, IZZ'in eklektik değil senfonik parçası. King Crimson'ın 90'larından artısı piyanosu olması. Keith Emerson piyanosu ve Steve Howe tarzı gitarı ile benim için King Crimson'ın 90'lı yıllarda yaptığı müziklerden bir kaç adım daha önde olan parça. İkili davulcuyla, kimilerinin teknik progresif dediklerinin ötesinde bir parça. Hem IZZ'i hem de albümü sevmem de birinci etken 'Star evil gonna' parçasıdır.
Parçanın ortalarında çalınan ikili gitar ve iki davul modern progresif rock'ın ne olduğunu özetliyor. Teknik müzik diye ortalarda dolaşan kişilere dinletilebilecek ender parçalardan biri.
'Star evil gonna', günümüzün progresif rock müziğine King Crimson, ELP, YES'in yansıması...
'Knight and nights', 70'lerin Genesis'ine özlem duyanlara ilaç gibi bir parça. Üzerine ELP, YES, Rick Wakeman'dan esintiler de var. 'Knight and nights' parçası 70'lerden kaydedilip bir albüm içinde piyasaya sürülmemiş gibi duruyor. Müzisyenlerin enstrümanlara olan hakimiyeti ve müziğin temeline yerleştirilen senfonik yapı o kadar kendine özgü ki, benim gibi parçaya hayran olmamaktan kendinizi alıkoyamıyorsunuz. Parçanın sonlarında çalan Rick Wakeman klavyesi benzeri kısa ama öz ezgiler niçin YES'in izinden gidenleri (Denizden babam çıksa, yerim) dinlerim'e örnektir.
'I wanna win' parçasını o kadar çok sevmiştim ki zamanında, dayanamayıp youtube hesabıma bir video yapıp yüklemiştim. Hala da en sevdiğim parçaların başında geliyor. Parça başladığında 90'ların disko tarzı (neprog tarzı da diyebilirsiniz) duyacaksınız, çok üzerinde durmayın çünkü 3. dakikaya varmadan Hackett, Gilmour, Howe benzeri bir gitar solosuyla karşılaşacaksınız. Modern progresif denilen günümüz progresif rock parçalarında ki o gitar solosu bu parçayla tamamlanmasa da anlam kazanıyor. Günümüzün progresif rock'ı için en güzel gitar sololarından biri.
'Coming like light' parçasını dinlemeye başlayınca yeni bir 'Tarkus' mu dinliyoruz acaba sorusu yaratıyor kafalarda. Böyle bir parça günümüzde değil de, 70'ler de çalınmış olsaydı kesinlikle başyapıtlık bir parça olurdu. Gerçeği benim için modern progresif rock başyapıtlarından birisi, o ayrı konu ama maalesef günümüz progresif rock anlayışı neoprog ve progmetal etrafında dönüyor. Siz yine de benim yazdıklarımı örnek alıp, o türlerden uzak durup böyle 'Coming like light' gibi müzikleri dinleyin.
'Coming like light' öz itibariyle ağır senfonik progresif diyebileceğim türden bir parça. Senfonik rock ve progresif senfonik rock da genelde yumuşak, melodik müzik anlaşılıyor. Halbuki böyle parçalar dinleyerek senfonik rock müziğe olan bakış açınızı rahatlıkla değiştirebilirsiniz. 'Coming like light' parçası sadece ELP'yi andırmıyor, aynı zamanda aynı dönemin YES'inden de çok esintiler taşıyor. Parça için ELP, YES karması bir parça diyebiliriz. Tabii ki IZZ grubunun kopya ederek değil, temel alarak yaptığı bir parça. Steve Howe gitarını ve Keith Emerson piyanosunu birlikte dinleyebilirsiniz.
'Coming like light' parçası 70'lerin progresif rock mantığından 2000'lere gelmiş en güzel parçalardan biri ve bir o kadar da yaratıcılığıyla övülmeyi, başyapıtlık bir parça denmesini hakediyor.
Albümde tabii sadece 4-5 parça yok. 'Something true' parçası var. Jon Anderson'un folk müziklerini temel alarak yaptığı müzikleri hatırlatan. 'The mist of dalriada' parça gibi bir parça var ki!!!. Folklorik ezgilerin progresif rock'a en çok yakıştığı parçalardan biri olmuş. Hafif kafkas hafif balkan folklorik ezgilerini duyabilirsiniz bu parçada.
Önerdiğim yad bahsettiğim parçalarla yetinmeyip albümün bütününü dinleyin. CD'sini alın, imkanınız varsa LP'sini alın.
IZZ'in 'I Move' albümü modern progresif rock'ın en kaliteli albümlerinin başında geliyor. Hiçbir grubun taklidini yapmadan, kendisine örnek aldığı 70'lerin progresif rock mantığıyla hala günümüzde albümlerini yapmaya devam etmektedir. Siz, siz olun böyle güzel kaliteli progresif rock yapan grubununu gözden kaçırıp yok saymayın.
1. Spinning round (2.59)
2. I move (5.25)
3. Weak little Lad (3.50)
4. I already know (3.55)
5. I wanna win (5.46)
6. All the New (1.24)
7. Star evil gonna (8.37)
8. Another door (4.42)
9. Something true (2.37)
10. Believe (3.33)
11. Knight and nights (6.37)
12. The mist of dalriada (2.42)
13. Oh, How it's great! (4.46)
14. Coming like light (11.40)
15. Light from your eyes (4.24)
Süre : 73.11
Tom Galgano / Klavye, Vokal
John Galgano / Bas Gitar, Vokaller
Paul Bremmer / Solo Gitar,
Brain Coralian / Elektrik, Akustik Davullar, Perküsyon, Programcı
Greg DiMiceli / Akustik Davul, Perküsyon
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
Not: Yalnızca bu blogun üyesi yorum gönderebilir.