Progresif rock'ı tanımlarken yada anlatırken en çok örnek verilen öğelerden biri albümlerin konsept (bütünlüklü) bir yapısıdır. Ve bu doğrudur da. Ancak bütün albümler için geçerli değildir. Konsept yapıda bir çok progresif rock albümleri varken, bir çoğunda da parçalar birbirinden ayrıdır. Bir albümün konsept olması onun progresif rock olduğunu göstermez. Konsept olmayan bir albümünde progresif rock olmadığını da göstermediği gibi.
En bilinen, daha doğrusu şuan benim aklıma gelen, konsept albümleriyle progresif rock'da yer edinen gruplar; Pink Floyd, Eloy, Moody Blues, The Who, Banco, Le Orme, Area, Tangerine Dream. Hatta Tangerine Dream'in 70'lerin başlarında ardarda çıkardığı 3 konsept albüm, birbirlerini takip eder nitelikteydi.
Nektar grubu da yaptıkları konsept yapılı albümlerle kendilerine progresif rock'da yer edinen gruplar arasında. İlk albümlerinden başlayarak konsept albümler ile devam ettiler müziklerine.
1971 yılında çıkardıkları ilk albüm olan 'Journey To The Centre Of The Eye' bilim kurgu temalı bir albüm.
Olayın yada hikayenin kahramanı uzayda yolculuk ederken, dünyadışı varlıklar tarafından yakalanıp hapsediliyor. Bir süre sonra dünya dışı varlıklar hikayenin kahramanına psişik yoldan hayatını gösteriyorlar. Bir gözün içinden kendi evini, dünyaya bakıyor. Dünya'da nükleer savaş yaşanmakta olduğunu görüyor. Albümün özü de bu durumun dramatize edilmiş hali olarak karşımıza çıkıyor.
Nektar, bir İngiliz grubu. Ancak grup üyeleri Almanya'da yaşamakta olduğu için, yaptıkları müzikte dönemin Alman krautrock'ından çok büyük esinlenmeler var, ki bu durumda gayet normal.
Progresif rock severlerinin bazılarına göre ise bu 4 İngilizin yaptıkları müzik krautrock olarak da adlandırılıyor.
Albüme gelirsek, 1971 yılında çıkmış olmasına rağmen sesler 1960'ların ikinci yarısında bir devrim yapan ve günümüz rock müziğinin temellerini atan saykodelik rock müziğin devamı niteliğinde. Sesler 60'ların müziklerini dinleyenlere o kadar tanıdık gelir ki, müziğin içinde Beatles, Moody Blues, Pink Floyd, Iron Butterly gibi grupların izlerini rahatlıkla hissedebilirler. Ancak Nektar o seslerin benzerlerini çıkartarak bunu senfonik bir halde albümün bütününe yaymışlardır.
Daha önce yazdığım bazı krautrock gruplarının albümlerinde belirtmiştim. Günümüz rock türlerinden en bilinen ve kalitelilerinden olan post-rock'ın temelleri 1970'lerin krautrock'ına, saykodelik rock'ına temellenir diy.e. Nektar'ın 'Journey To The Centre Of The Eye' albümünü tekrar tekrar dinlerken bir çok yerde post-rock sesleri duydum.
Artık bu albüm için şöyle diyebilirim; günümüz post-rock'ın temel aldığı gruplardan birisi de Nektar'ın 'Journey To The Centre Of The Eye' albümüdür.
60'ların saykodelik rock'ının senfonik ve melodik olarak nasıl progresif, ilerici bir hale getirelebilinir, bu albüm bunu çok güzel anlatmaktadır. 60'ların saykodelik müziğine bakmak isteyenlere özet geçeçek bir albüm. Aynı zamanda konsept albüm sevenlerin, konusu ve hikayesi bakımıyla da bakması gereken bir albüm.
Nektar'ın bu albümünden sonra bir de 'Remember The Future' albümüne bakın. Ya da zaten o albüm dolayısıyla Nektar'a merak sardıysanız, siz yine o albüme geri dönün. Çünkü benim için Nektar'ın en güzel albümü o. Hatta 70'larin saykodelik progresif rock albümlerinin arasında elmas gibi parıldıyor.
2. Astronauts Nightmare (6.22)
3. Countenance (3.3 0)
4. The Nine Lifeless Doughters Of The Sun (2.41)
5. Warp Oversight (4.28)
6. The Dream Nebula (2.14)
7. The Dream Nebula II (2.25)
8. It's All In The Mind (3.22)
9. Burn Out My Eyes (7.48)
10. Void Of Vision (2.01)
11. Pupil Of The Eye (2.46)
12. Look Inside Yourself (0.53)
13. Death Of The Mind (2.52)
Süre : 42.49
Roye Allbrighton / Elektrik Gitar, Vokal
Allan 'Taff' Freeman / Mellotron, Piyano, Org, Vokal
Derek 'Mo' Moore / Bas Gitar, Mellotron, Vokal
Ron Howden / Davul, Perküsyon
Konuk
Dieter Dierks / Piyano, Yapımcı
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
Not: Yalnızca bu blogun üyesi yorum gönderebilir.