2017'nin sonlarında yeni yıla girerken yılın en iyi albümleri diye yeni çıkan albümleri dinlemiştim. Önüme o kadar çok albüm çıkmıştı ki, bir çoğunu birilerini taklit ediyor olmalarından dolayı çoktan unuttum. O listeyi yapmadım ancak 2017'nin son ayında dinlediğim son albümleri yazmıştım. Albümlerin (beğenmediklerim de dahil) büyük çoğunu silmeyip, bilgisayarda biriktirmiştim. Bir süredir ne yazsam diye düşünürken dinlemeye çalıştığım albümlerin çoğunu sıkılmaya başladığım için yarı da kapatıyordum ancak dün bilgisayardaki albümlere bakarken dikkatimi çekti ve bir yıldan fazla bir süre sonra tekrar dinlemeye karar verdim. Sonuç olarak bir süredir müzikten sıkılmamın etkisi dün akşam itibariyle bitti.
Merkabah, Polonya'lı yeni gruplardan biri. Grup adını Ezekiel'in kitabındaki bölümlerden alıyor.
Eski yahudi (yada ibrani) tasavuffu olarak adlandırsa da tahminin Ezekiel kitabının bazı kimseler tarafından uzaylıların (!) varlığı ile ilişkilendirmesi sonucu grup böyle bir adı seçti. Yaptıkları müziğin saykodelik uzay rock olarak tanımlanması yada grubun kendini öyle tanımlıyor oluşuyla ilişki kurup Merkabah adını seçmiş olabilirler. Belki de Merkabah adını mitoloji ile ilişkilendirmişlerdir.
Grup yaptığı müziği saykodelik yada uzay rock adlandırıyor mu bilmiyorum ama progresif rock'ın en popüler sitelerinden progachives sitesi böyle tanımlamış. Bundan önce çıkardıkları iki albümde ağırlığı saykodelik atmosferde yapmış olabilirler, dinlemediğim için herhangi bir yorum yapamam ama bu çıkardıkları son albümde saykodelik atmosferden daha çok 70'ler avantgard, caz ve zeuhl etkisi daha çok hakim.
Saykodelik etkinin yada uzay rock'ın (space-rock yada kozmik rock) etkisinin yok olduğunu söylemiyorum ancak albümün genelinde öyle bir atmosfer gözükmüyor. Daha çok King Crimson, VDGG, Magma ve benim gerçekten sinirli olduğumda dinleyerek rahatladığım, ilk yıllarında Magma grubunun alt grubu olarak çıkan Etron Fou Le Loublan'ın avantgard etkileri daha çok. Belki de benim dinlemediğim yada dinleyip de gözümden kaçırdığım başka müzisyenlerden ve gruplardan etkilendiler.
Merkabah, dinlenmesi zor bir müzik yaparken albüm olarak bunu kısa tutmamış. 70'lerde genel olarak LP'den dolayı 30-40 dakika arası yapılan albümler gibi değil. Albüm uzunluğu 1 saatten fazla uzun sürüyor. Albümün atmosferine alıştığınız takdirde 1 saat boyunca kaliteli müziğin zevkine varıyorsunuz.
Yazıyı yazarken twitter'da progarchives'in yeni albüm paylaşımlarından biri denk geldi.
Jordsjo yeni bir albüm çıkarmış.
Bir kaç aydır sabırsızlıkla beklediğim Diagonal de yakında bir albüm çıkartacak. Bu sene yeni çıkan albümlerden zevk alacağım kesin.
Merkabah da bu yıl bu albüme benzer atmosfer de bir albüm çıkartırsa, 2019 muhteşem olabilir.
Son olarak Merkabah'ın bu albümü için söylediğim caz, avantgard etkisinde olduğunu görmezden gelir, synth'in yaratıcılığına odaklanırsanız, saykodelik rock'ı görebilirsiniz.
1. Solar Surfer (7.15)
2. A Letter Of Marque (4.27)
3. Zheng Zhilong (12.32)
4. The Lion's Throat (7.31)
5. Quaring Medan (9.19)
6. Pitchblende (7.44)
7. Glauccous Gardens (7.56)
8. Ex-İmperial (7.40)
Süre : 64.24
Gabriel Orlowski / Gitar, Synth (ses düzenleyicisi) (3,8), Lap Steel (4,6)
Aleksander Pawlowicz / Bas Gitar
Kuba Sokolski / Davul, Elektronikler (1,2,3,4,7)
Rafal Wawszkiewicz / Saksafon, Synth (6,7), Lap Steel (3,4,8)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
Not: Yalnızca bu blogun üyesi yorum gönderebilir.