Bu Blogda Ara

27 Temmuz 2018 Cuma

Philip Catherine - Babel 1980



Tevrat'ın bir bölümünde 'Başlangıçta dünyadaki bütün insanlar aynı dili konuşur, aynı sözleri kullanırlardı' diye başlayan ayet dizisi, tanrıya daha yakın olmak için Babil Kulesini kurmaya çalışan insanları, o yoldan geri çevirmek için Tanrının nasıl dillerini değiştirdiğini anlatır.

Philip Catherine de müziği; insanların en önemli, birincil iletişim aracı olan dile benzeterek Babel albümünü yapar. Tabi ortadoğu mitolojisinin anlattığından biraz daha farklı olarak olaya bakar.


Sanırım Philip Catherine Babil'de Tanrının bir çeşit lanetiyle dillerin ayrılarak bambaşka diller ortaya çıkmasını müzik açısından çok farklı değerlendiriyor. Tek dilin ayrılarak bir çok dillere bölünmesinin, bambaşka diller ve kültürler ortaya çıkmasını temel düşünceye alaraki yaptığı müzik işini de buna benzetiyor.

1960'larda başladığı müziğe, ilk albümünü 1970 yılında yapıyor. 1970'liş yıllarda bir çok ünlü isimle birlikte çalışmalar yapar. Buna 80'li, 90'lı, 2000'li ve günümüzde de devam eder. 10'larca hatta 100'lerce birlikte müzik yaptığı adlardan bazı önemlileri(en azından akılda kalıcı olması için); Larry Coryell, Chet Baker, Focus, Jean Luc Ponty. 1993'deki Erkan Oğur'un albümünde çalıştığını belirtirsem sanırım yazıyı okuyan bir Türk'ün aklından çıkacağını sanmam. Aynı albümde Bülent Ortaçgil ve Arto Tunçboyacıyan'da vardır. Philip Catherine'nin yanında bulunmuşlardır.


'Babel', Philip Catherine'nin 3. albümü. Yazmak için 3. albümü seçmemin sebebi ise, bas gitarda Jannick Top'un olması. Zeuhl gibi kendine özgü bir müzik türünü yaratan Magma grubun bas gitaristliğini yıllarca üstlenmiş ve üstlenmeye devam eden Jannick Top.

Jannick Top'un yaratıcılığını yada bas gitar'daki kabiliyetini gösteren en iyi parça da yine Magma grubunda iken bestelediği 'De Futura' parçası. Aynı müzikal atmosferle 2000'li yıllarda bir albüm yaptı. 'De Futura'yı merak edip dinlerseniz, 2000'li albümlerine de bakın.

Jannick Top dışında albüm için yardımlarını istediği ikinci kişi Jean Claude Petit. Petit, Fransız sinemasının önemli besteci ve aranjörlerinden. 2000 yılı çıkışlı 'Lumumba' filminin müzikleri de Petit'e ait. Davulda ise 1960'ların başından beri müziğin içinde olan; Sting,  Tina Turner, Jean Luc Ponty, Patricia Kaas gibi ilk söylendiğinde hemen akla gelen adlarla müzik yapmış ve günümüzde de müzik yapmaya devam eden Andre Ceccarelli.

Babel albümü de müzikal anlamda 70'li yılların klasik caz füzyon'unu yansıtıyor. Albüme adını veren parça bas gitarıyla (Jannick Top) dönemin önemli caz gruplarından Weather Report ve oryantal sesleriyle Al Di Meola'nın müziklerini anımsatıyor. 'Janet' parçası (sanırım janet Philip Catherine'nin kızı çünkü parçada geçen çocuk sesleri var ve seslendirenlerden biri janet) da caz orkestralarının çokça çaldığı türden bir parça. Senfonik, deneysel ve caz görünümlü 'Janet' albümü ayakta tutuyor.

'Riverbob' parçası ise caz füzyon değil de tam bir prog rock parçası örneği. Bas gitar olsun, klavyeler olsun, konuk olarak albüme katkıda bulunanlar olsun, en önemlisi de Philip Catherine'nin elektrik gitarı olsun; mükemmel bir uyum içinde.

'Spirale' de aynı diğer parçalar gibi 79'lerin klasik caz füzyonuna güzel bir örnek. Artı olarak parçanın sonunda ki atmosfer olağanüstü.

'Philip a Paris', bir blues balat esinlenmesiyle başlıyor, sonrasında senfonik bir atmosfere bürünüyor. Senfonik bir atmosfer ve blues baladı, ikisi bir arada.

'Magic Ring', klasik halk sesleri ve enstrümanların deneysel kullanımı bana Gentle Giant grubunu anımsattı. Gentle Giant seven bu parçayı da sevecektir.


Kapanış parçası 'Dinner Jacket', albümde favori parçam. Parçada ki her müzik aleti kusursuz bir şekilde çalınıyor ve gitara odaklanırken bir anda davul un kendini göstermesi, davula odaklanmanıza sebep oluyor. Davula odaklanırken bas gitarın ( Jannick Top) mükemmelliğine hayran olmamak mümkün değil.

Progresif rock dünyasında yada içinde adı pek bilinmese de, caz ve rock dünyasında bilinen ve önem arzedilen Philip Katherine progresif rock sevenlerce dinlenilmeyi fazlasıyla hakediyor.
 

1. Babel (6.13)
2. Janet (6.06)
3. Riverbob (4.46)
4. Spirale (4.56)
5. Philip a Paris (5.43)
6. Magic Ring (3.41)
7. Dinner Jacket (3.31)

Süre : 34.56.

Philip Catherine / Gitar, Synth (ses düzenleyicisi)
Jean Claude Petit / Klavyeler, Synth
Andre Ceccarelli / Davul, Perküsyon
Jannick Top / Elektrik Bas Gitar

Konuklar
Pierre-Yves Defayes / Keman
Roger Berthier / Keman
Pierre Llinares / Viyola
Herve Derrien / Çello

Isabelle ve Janet Catherine'in Sesleri

24 Temmuz 2018 Salı

Marco Antonio Araujo - Lucas 1984



Brazilya'nın progresif rock dünyasına kazandırdığı büyük bir yetenek olan Marco Antonio Araujo 1986 yılında 36 yaşında öldüğünde arkasında 5 albüm bırakmıştı...

1949'a doğan Marco ilk müzik deneyimini 19 yaşında Vox Populi adlı grupta yapar. Ancak ekonomik sorunlar nedeniyle ekonomi işine yönelir.

1970 yılında İngiltere'ye taşınır. Burada Pink Floyd, Deep Purple, Genesis, Led Zeppelin gibi dönemin ünlü gruplarının fanlığını yapar. Bir süre sonra grupların arkasından koşmaktan bıkar ve ülkesine, Brazilya'ya geri döner.

Burada konservatuar okuyan bir kaç kişiden çello ve klasik gitar eğitimi alır. Bu eğitim sırası ve sonrasında sinema, tiyatro ve bale müzikleri yapmaya başlar. Bir süre sonra birlikte çalıştığı bir dansçı ile evlenir.

1977'de ölene kadar içinde bulunacağı bir senfonik müzik orkestrasına katılır. 1978-79 yılları arasında hayallerini kurduğu müzik grubunu kurar.

Grup 1981 yılında ilk albümlerini çıkartırlar. İçinde bulunduğu senfonik orkestra ile konserler verir. Burada ki başarıları sayesinde albümler ardarda gelmeye başlar.

Lucas;

1984 yılında bir oğlu olur. Adını da Lucas koyar. Öyle sevinçlidir ki, oğlu için bir parça besteler. Daha sonra da diğer besteleriyle birlikte bir albüm çıkartır. Albümün adını da babalıktan esinlenerek Lucas koyar.

Ertesi yıl eski albümlerinden derleme bir albüm çıkartır.

1986 yılında beyin kanaması geçirir. Bir süre sonra hayata gözlerini yumar. Aynı yıl Vega dergisi tarafından ülkenin en iyi müzisyeni seçilir. Gruptan arkadaşları aynı yılın ağustosunda 37. yaş gününün kutlamasını yaparlar.

Marco Antonio Araujo, kendi ülkesinin efsaneleşmiş müzisyenlerinden birisidir. Eğer çok genç yaşta ölmeseydi belki de şuan dünyanın rock efsanelerinden biri olarak anılıyor olacaktı.

Lucas albümü;

Albüme adını veren yeni doğmuş oğluydu. Müzikler ise önceki albümlerinde olduğu gibi akustik gitar üzerine kurulu, bolca folk ezgilerin bulunduğu bir progresif rock başyapıtı.

1984 yılında ilk basılan albümde 4 parça var, 1996'da tekrar basımda 3 parça daha ekleniyor.

Marco Antonio Araujo'nun nasıl bir müzik dehasını olduğunu anlamak için 'Lembranças' parçasını sadece bir kez dinlemeniz bile yeterlidir.

1. Lembranças (18:00)
2. Caipira (7:34)
3. Lucas (5:10)
4. Para Jimmy Page (6:14)

Total Time: 36:58

5. Brincadeira
6. Cavaleiro
7. 3rd Gymnopedie


Line-up / Musicians
- Marco Antonio Araujo / Akustik Gitar
- Alexandre Araujo / Electric Gitar
- Eduardo Delgano / Flüt
- Jaques Morelembaum / Çello
- José Marcos Teixeira / Synth (ses düzenleyicisi)
- Max Magalhaes / Piyano
- Ivan Correa / Bas Gitar
- Lincoln Cheib / Davul
- Nando Carnerio / Düzenleme Synth (3)










21 Temmuz 2018 Cumartesi

Leo Nero - Vero 1977




Il Balletto di Bronzo, 1972'de çıkardıkları tek albümle uzun yıllar sonra italya progresif rock'ının en iyi gruplarından biridir.

1967 yılında müzik yapmaya başlayan Napoli'li grup, 1970'de 'Sirio 2222' (en iyi 100 italyan rock albümleri arasında yer edinmiştir) adında konsept bir albüm çıkarırlar. Bu albüm daha çok hard rock, saykodelik, beat müziği karışımı gibidir. Aynı yıllarda yine aynı kentin bir başka grubu olan Osanna'nın elemanlarından bir kaçı Citta Frontale adında bir grup kurarlar. Bu yeni grupta yer edinmeye çalışan Gianni Leone, istediğini elde edemeyince Il Balletto di Bronzo ile ilişkiye geçer. Çok geçmeden grup italyan progresif rock'ının efsane olan albümlerinden birisini ortaya çıkarır.
Ertesi yıl, 1973'de ise grup yeni albüm çalışması yerine konserlere devam ederler ancak grup içi ego çatışmalarından dolayı konserlerin bitmesiyle grup tekrar bir araya gelmez. Gruba girdikten sonra grubun müzik anlayışının değişmesinde birinci derecede etkili olan Gianni Leone ise 1973'den sonra kendi çalışmalarına devam eder. Bu çalışmalara devam ederken de ilk önce İngiltere'ye, sonra Los Angeles ve en sonunda da New York'a ulaşır. Çalışmaları da bu gurbet esnasında 1976 yılında tamamlanır. Albüm olarak piyasaya sürülmesi de 1977 yılında olur.

Gianni Leone anlayışını dönemin müzik akımlarına uydururak 1980 yılında synth-pop ağırlıklı bir albüm yapar. Ancak her iki albümde de satış anlamında yeterince başarı sağlayamadığı için son albümü sonrası ülkesi İtalya'ya geri döner.

1995 yılında Divae adında yeni bir grup kurulur. Tek albümlük bu gruba konuk müzisyen olarak Osanna grubundan Lino Vairetti ve Gianni Leone davet edilir. Gianni'nin uzun yıllar sonra tekrar müziğe dönmesi eski grubu Il Balletto Branzo'yu tekrar canlandırabileciğini düşündürür. Yeni oluşan gruptan iki kişiyle anlaşarak grubu tekrar aktif hale getirir. Grup, 1999 yılında bir live albüm yayınlar. 2000'li yıllarda grup aktifliğini ve konserlerini devam ettirse de, kayıtlar yapılmaz. Bir süre sonra da grup pasifleşir.

2013 yılında grubun 1970 yılındaki ilk albümünde gitar çalan üyelerinden Marco Cecioni tarafından tekrar aktif hale getirilir. Günümüzde grup halen müzikte varolmaya devam etmektedir.

Grubu kısa yada uzun olarak bir şekilde anlatmaya çalıştım. Özellikle grubu efsane albümlerden birinin sahibi yapmasında en büyük emeği geçen kişi, Gianni Leone'yi ön plana çıkartarak.

Gianni Leone, grup dağılınca kendi adını kullanarak kurduğu Leo Nero, 1977'de çıkan albümünün adı 'Vero'. Albüm yapı olarak iki bölümden oluşuyor. İlk bölümdeki yapı ağırlıklı vokal odaklı; Peter Hammill, Peter Gabriel tarzı piyano başında çalarken parçaları okuyor.
Ancak dinlerken karşınıza Pink Floyd, King Crimson'ı andıran bazı sesler çıkabilir.

İkinci bölümdeki yapı ise, ağır senfonik şeklinde. Il Balletto Di Bronzo'nun kısmen devamı niteliğine benzese de bazı yerlerde Rick Wakeman'ın klavye çalınışına benzer yerlerde karşınıza çıkabiliyor. 

Il Balletto Di Bronzo'nun 'YS' adlı o efsane albümü italyan progresif rock'ı için ne kadar önemli ise, Gianni Leone'nin bu solo çalışması da o kadar önemli. 'YS' albümüne alternatif müzik aramakta zorlananlar için altın değerinde bir albüm.


1. Scarpette Di Raso Blue (2:54)
2. Sono Stanco Anch'Io (3:54)
3. La Luce (3:36)
4. Tu Ti Ricorderai Di Me (4:21)
5. La Bambola Rotta (7:01)
6. Tastieri Isteriche (5:12)
7. Il Castello (5:16)
8. La Discesa Nel Cervello (4:07)
9. Rock'n'Roll Cat (0:53)
10. Una Gabbia Per Me (6:39)

Süre : 43:53
Leo Nero (Gianni Leone) / Bütün Enstrümanlar ve Vokal



Albümü indirmek isteyen buraya bakabilir.

contramaoprogrock